Osmaniye'nin Düziçi ilçesine bağlı Ellek Kasabasında 1945 yılında Ocak ayında dünyaya gelen Ayşe Filiz, yine bir 6 Ocak 2015 yılında ebedi yolculuğuna uğurlandı.

Toplumda nadir bulunan insanlardan birisi olan Ayşe Filiz, hayatı boyunca Kur'an ile uğraşarak bir çok insana Kur'an-ı Kerim Okumayı ve Namazı öğretti.

Aslında o bir bayrak taşıyordu, dedesinden babasına ondan da kendisi almıştı o bayrağı. O zor yıllarda hiç kimsenin okuma yazma bilmediği dönemde, Osmanlıcayı çok iyi biliyordu. İlk adım olarak, Osmanlıca "Mızraklı İlmihali"nden insanlara namaz kılmayı ve Kur'an okutmaya başlaması ile devam eden bir ömürdü onun ki...

Bazıları sadece konuşurken, o iş yapıyordu... Aynı babası gibi, hiç bir hocanın bulunmadığı bir dönemde, kasabaya hocayı getirterek, kendi cebinden maaşlarını ödeyerek, insanlara "Dini-İman'ı -Kur'an Okumayı" öğrettiriyordu. Babası Hacı Ali Gök'ün yolunda devam eden bir ömür geçirdi..

Babası ve Babasının Kardeşi Hacı Ahmet Gök, her ikisi de yetimdi. Yemen harbinde babaları şehit düşerken toprağa onlarda ninelerinin yanında yetişiyordu. Hacı Ahmet Gök'ün de merkez camin de ki emeğini herkes biliyor..

Böyle bir aileden gelen Hacı Ayşe Filiz. Tüm bu zor zamanları geride bırakarak, hem evlatlarını Allah Yolunda yetiştirirken, diğer taraftan da bağlı olduğu, Somuncu Babaya kadar uzanan, oradan da Hulusi Efendiye uzanarak gelen tarikat yolculuğunda da başarı ile hizmetlerine devam ederek, bir çok insana Namaz ve Kur'an ı öğreterek, bir çok insanların hayır duasını alarak Hakk'a Yürüdü....

Onu anlatacak çok şey var, hayatı boyunca namazını geçirmedi. Abdestsiz gezmedi. Aslında, cenazesinde gördüklerimizden anladık ki, biz hep konuşmuşuz, o iş yapmış... Allah Gani Gani Rahmet Eylesin...

Cenazesine gelen insanların, göz yaşı içinde başsız kaldık, bize Namaz ve Kur'anı o öğretti... Şimdi ne yapacağız derken, aslında onu çok iyi anlatıyordu...

Diğer taraftan onun hakkında yorum yazanlardan birisi onu çok iyi anlatıyordu... Fazla söze gerek yok, Talebesinin oğlu, annesinden duyduklarına şahit olarak, içinden geleni en güzel şekilde ifade etmiştir.